GÜNDEME DAİR…
SEDA GÖK
Türkiye, kamu ve özel sektördeki inşaat yatırımları ile büyüme ivmesini hızlandırdı. Bu hız onu 2009 yılından beri Avrupa’da lider konuma getirdi. Çin, Hindistan ve ABD’nin ardından global pazarın da en büyük dördüncü pazarı konumunda bulunuyoruz. Bu başarıyı sadece üretim miktarı olarak değil kalitesi açısından da yakalamış durumdayız. Sektör 2016 yılı sonu itibarıyle 16.4 milyar TL ciro, 38 bini aşan istihdam hacmi ve yıllık 109 milyon metreküp hazır beton üretimiyle inşaat sektörünün de temel iş kolunu oluşturuyor.
Sektörün son dönemde hazır beton kullanım alanlarını geliştirmeye yönelik çalışmalarını hızlandırıldı.
Sektörün odağında ise alternatiflerine göre yaklaşık yüzde 40′a kadar varan maliyet avantajı sağlayan beton yol çalışmaları var. Mevcut yollara kıyasla 40 yılı bulan danayım ömrü bulunan beton yollar, aynı zamanda çevre dostu ve tamamen yerli hammaddeye dayalı olmasıyla da avantaj sağlıyor.
Karayolları Genel Müdürlüğü’nün bu yönde yayınladığı şartameyle yurt genelindeki ulaşım ağında beton yol uygulamasına olanak sağlanmasının sektörün bu alanda gelişimini tetikleyen önemli bir unsur. Ayrıca beton yolların yanı sıra Türkiye’de devam eden kentsel dönüş projeleri ile yol yapım çalışmalarıyla sektörün iş hacmi orta vadede kayda değer oranda arttıracağı öngörülüyor.
Bu yılın ikinci yarısında da sektördeki bu hareketliliğin devam ettiği görülüyor. İnşaat faaliyetlerindeki hareketlenmeyle birlikte inşaat sektörünün Türkiye’nin ekonomik büyümesine ikinci çeyrekte daha fazla katkı sağlayacağı öngörülüyor. Türkiye inşaat sektörü 2016 yılının ilk çeyreğinde yüzde 5.4, bu yılın ilk çeyreğinde ise yüzde 3.7 oranında büyüdü. Son dönemde inşaat sektöründeki hareketlenmeye paralel büyümesini sürdüren Türkiye hazır beton sektörünün de yıllık ortalama yüzde 10′luk büyüme ile 2018 yılında 20 milyar TL’lik bir ciroya ulaşması öngörülüyor.
Hazır beton ile birlikte çimento da olumlu gelişmeler yaşanıyor. Çimentoda bugün itibariyle yıllık 80 milyon ton üretim kapasitesine ulaştık. Türkiye genelinde 54’ü entegre ve 18’i öğütme olmak üzere 72 fabrika fabrika faaliyet gösteriyor. Söz konusu fabrikalarda ise yaklaşık 18 bin kişi istihdam ediliyor. Klinker, yani eşdeğer çimento üretiminde de artış kaydeden Türkiye, 2016 yıl sonu itibariyle 80 milyon ton üretim kapasitesine ulaştı. Klinker üretiminin, planlanan kapasite artırımı yatırımlarıyla bu yıl sonunda 82.5 milyon tona, 2018 yılında ise 85 milyon tona ulaşması öngörülüyor. Eşdeğer çimento üretim kapasitesinin ise 110 milyon tona ulaşaması bekleniyor.
Çimento üretiminde Avrupa’da lider konumdayız. Global çimento pazarında ise Çin, Hindistan ve ABD’nin ardından dördüncü sırada yer alıyoruz. Türkiye çimento sektörü 2016 yılında 77 milyon ton üretim ile yaklaşık 2.8 milyar dolarlık ciroya ulaştı. Aynı dönemde sektörün ihracatı, 495 milyon dolar şeklinde gerçekleşti. Bu yılın ilk dört ayında çimento üretimi 2016′nın aynı dönemine göre yüzde 5.9‘luk düşüş yaşayan Türkiye, söz konusu çimento üretiminin de yaklaşık yüzde 12.6′sını ihraç etti. 2016 yılında yaklaşık 100 ülkeye çimento ihracatı yapan Türkiye, genel olarak ihracatın büyük bölümünü ise Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerine gerçekleştiriyor.
Ancak son dönemde söz konusu bölgelerde yaşanan siyasi ve ekonomik olumsuzluklar nedeniyle Türkiye, hedef pazarlarını Batı Afrika, Kuzey ve Güney Amerika ülkeleri olarak güncelledi. Türkiye’nin 2016 yılında en çok ihracat yaptığı ülke ise 1.1 milyon ton ile Suriye oldu. Bu yılın ilk beş ayında da Suriye’ye yaklaşık 640 bin ton ihracat yapıldı. Bu yılın ilk dört ayında iç satışlarda yüzde yüzde 5.3, ihracatta ise yüzde 0.3 oranında düşüş yaşayan Türkiye çimento sektörü, bölgesel olarak da en büyük düşüşü Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun dışındaki bölgelerde yaşadı.