Mezbahada ‘sıfır atık’ dönemi başlıyor

SEDA GÖK-ANKARA

Türkiye’de 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren hayvan atıkları artık hayvan yemi olarak kullanılamayacak. Bu kapsamda mezbağlarda oluşan atıkların miktarı 800 bin tonu bulurken, bunun bertarafının nasıl yapılacağı da gündemde yerini aldı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk,  1 Ocak 2016 tarihinden itibaren mezbahalardan çıkan hayvan atıklarının hayvan yemi olarak kullanılamayacağını söyledi. Öztürk, “Bu nedenle orijinal bazda 800 bin ton atık karşımıza çıkacak. Bu atıkların tümünün ülkemizde entegre bir şekilde yönetilmesi gerekiyor. Ama bunlar başka bir sanayi dalında bu hammadde olarak kullanılabilir diye düşünüyoruz. Böylesi daha avantajlıdır” dedi.

Hayvan gübresi başlığına önem verdiklerine dikkat çeken Öztürk, “Bunlardan çıkan metan gazlarından artık hayvan çiftliklerinde ya kompost üreteceksin ya da biyogaz üreteceksin.  Yani hayvan çiftliklerinde sıfır atık modelimiz söz konusu olacak. Bununla ilgili tebliğ bu hafta yayınlanacak” diye konuştu.

HAYVAN GÜBRESİ STABİLİTE EDİLECEK

Tarım arazilerinde hayvan gübresinin direk kullanılmasının doğru olmadığını da hatırlatan Öztürk, “Bunun içinde önemli miktarda yaban otu var. Bunu tarım arazisinde kullandığınızda yaban otu çıkarken tohumlara ihtiyacı olan besin maddesini vermiyor.  Bununla ilgili olarak hayvan gübreleri stabilite edilmeden tarım topraklarında kullanılamayacak. Bununla ilgili çalışmaları da yürütüyoruz” bilgilerini verdi.

DEMİR-ÇELİĞE YOL HARİTASI OLUŞTURULUYOR

Demir çelik sektörünün yıllık atığının 5 milyon ton olduğuna dikkat çeken Öztürk, bu atığın nasıl yeniden hammadde olarak kullanılabileceği konusunda sektörle bir araya gelerek bir komisyon oluşturduklarını bildirdi.  Konuyla ilgili olarak yol haritası oluşturacaklarını belirten Öztürk, “Bu komisyona bir ay süre verdik. Bu konudaki yurtdışı modellerini inceliyoruz. Sektör ile birlikte toplantı yaptık.  Onların atığını hammadde haline getirmek için yol haritamızı önümüzdeki günlerde ortaya koyacağız. Ayrıca bugün dünyadaki karbon salınımının yüzde 7’sini çimento sektöründe yapılıyor. Bu sanayinin üzerindeki karbondioksit salınımını minimize etmek için çalışmalar yürütüyoruz” diye konuştu.

İSTANBUL’UN HAFRİYATI YILLIK 48 MİLYON TON

Sadece İstanbul’da bugün yılda kentsel dönüşümden, yenileme ve altyapı çalışmaları kapsamında 48 milyon ton asgari inşaat hafriyatı çıktığını belirten Öztürk, “Atın-gömün en son çaredir. Buna çözüm bulmak zorundayız. Bizde inşaat yıkıntı atıklarından özellikle yol alt yapı malzemeleri oluşturulması için çalışmalar yürütüyoruz.  Kentsel dönüşüm kapsamında bitkisel atıklar kapsamında bitkisel toprağın tarım arazilerinde kullanılmasına özen göstermeliyiz. Toprak candır. Toprağı korumamız gerekiyor. Şehirlerimizi sürdürülebilir şehir mantığına getirmemiz lazım. Bugün İsveç’te 750 tane atık değerlendirme ve getirme merkezi var. Artık insanların kolay ulaşabileceği, atıklarını yerine getirebileceği mekanizmalar oluşturmamız lazım. Bu konuda kamu ve özel sektör ortak çalışmalar yapıyoruz” diye konuştu.

BELEDİYELERE ÖNERİLER…

Belediyelerin en büyük sıkıntısının biyoreaktörlere atıkları enjekte edememek olduğunu belirten Öztürk, bu nedenle yapmaları gerekenler hakkında şunları söyledi:

“Şehirlerde taşınabilir sıvı atıklar ne kadar varsa onların ayrıştırması maliyetlidir, bunlardan biyoenerji üretmeye odaklanmayı öneriyoruz. Yine arıtma tesislerimizde arıtma çamuru çıkıyor. Çöp depolama alanlarımızı biyo reaktörlere dönüştürmemiz gerekiyor. Çöp depolama alanına gidecek olan çöp miktarını asgariye indirmek zorundayız. Çünkü çöp depolama alanları çağ dışı bir metottur. Yeni sistemler ve teknolojilere odaklanmalıyız. Bunları uygulamaya almamız gerekiyor.”

KUTU KUTU

“ATIK SANAYİ SEKTÖRÜNÜ OLUŞTURMALIYIZ”

“Lobicilik ve hobicilik ile çevre sorunu çözülmez. Bu nedenle atık sanayi sektörünün oluşturmak zorundayız. Bu sektörün altyapısı oluşturmak zorundayız. Yapı ve donanım ile ilgili müzakerelere devam etmek zorundayız. Çarkın daha kaliteli ve sağlıklı dönmesini sağlamalıyız. Yoksa bu atıkların bertarafı maliyetli olur.”