Avrupa Birliği(AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, Avrupa Hareketlilik Haftası kapsamındaki etkinliklerin son günü olan Otomobilsiz Kent Günü’nde İzmir Kültürpark’ta sabah yürüyüş yaptı. Yürüyüş sonrasında bir araya geldiğimiz Nikolaus Meyer-Landrut, sürdürülebilirlik için kentsel hareketliliğin önemine dikkat çekti.
Nikolaus Meyer-Landrut, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin(İBB) Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik konusunda öncü şehirlerden biri olduğunu söyledi. İzmir’in bu tür konulara kendini adadığını da ifade eden Nikolaus Meyer-Landrut, “Buraya her geldiğimde yeşil dönüşüme dair birtakım adımlar atıldığını görüyorum. Yeni metro hattı, elektrikli feribotlar, bisikletle şehre ulaşım… Bu tür konularda güzel çalışmalar yapılıyor. Avrupa Birliği de her zaman İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu politikasını destekleyecek. Her zaman İzmir hedefe odaklı hareket etti” dedi.
İKLİM KRİZİNE KARŞI TUTARLI BİR POLİTİKA ŞART
Karbon emisyonunun sıfıra indirilmesinin AB ile Türkiye’nin ortak hedefleri arasında yer aldığına dikkat çeken Nikolaus Meyer-Landrut, “Son yıllarda iklim değişikliğinin sonuçlarını görmeye başladık. Bu konuda tutarlı bir politikaya sahip olmak gerekiyor. Bunun için de karbon emisyonlarının azaltılmasına yönelik politikaların uygulanması gerekiyor. Bilmek kolay ama yapmak zor. AB ve Türkiye’nin ortak hedefi; bu yüzyılın ortalarına geldiğinde karbon emisyonunda nötr olmak. Yüzyılın yarısı kapıda… Bizim enerji, ulaşım, sanayi, ticaret, hareketlilik konularında harekete geçmemiz gerekiyor. AB olarak Türkiye’yi bu konuda destekliyoruz. Bu herkes için zorlu bir süreç. Türkiye, Avrupa Araştırma Alanı’nın bir parçası ki bu konuda önemli araştırmalar yapılıyor. Çeşitli hibe, kredi ve destekler var. Bir de belediyelerin aldığı AB’den Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Programı gibi destekler var. İzmir, Sürdürülebilir Kent Hareket Programı’nda en önde giden şehirlerden birisi durumunda. Belediye Başkanı Tunç Soyer ile dün sabah İzmir Fuarı’nda sabah yürüyüş yaptık ve bu konuda konuştuk. Bu şehre 4- 5 kez geldim. Her geldiğimde bu şehirdeki yeşil dönüşüme yönelik adımları görüyorum. Elektrikli raylı sistemler, bisiklet ile ulaşım, yeni metro hattı, elektrikli feribot ile şehre akış gibi… Birçok olasılık var” diye konuştu.
İzmir’in ve Büyükşehir Belediyesi’nin ortak projelerde önemli bir partner olduğunu belirten Nikolaus Meyer-Landrut, “İzmir hedefe odaklı hareket ediyor, bunu desteklemekten gurur duyuyoruz. Ayrıca halka yönelik çalışmalarda yapıyoruz. Çünkü farkındalık sadece idari yönetimlerle olmuyor. Halka yönelik çalışmalar da yapılmalı. Bunun için Hareketlilik Haftası gibi haftalar düzenliyoruz. Bunlar küçük gibi görünebilir ama bilinç arttırmak için çok önemli etkinlikler. Yeni ulaşım türlerinin kullanılması gündeme getiriliyor. Otomobilsiz Kent Günü 22 Eylül’dü, bugünü İzmir’de kutladık. Bu, günlük bir operasyon değil, tutarlı politikalar gerektiriyor” diye konuştu.
Türkiye’nin İklim Yasası kapsamında çalışmalar yaptığını hatırlatan Nikolaus Meyer-Landrut, “Türkiye’nin de nötr karbon için çok hırslı hedefleri var. Türkiye kendine bu yüzyılın ortasına kadar karbon nötr hedefini koydu ve artık bunun için de bu tedbirleri uygulamanın zamanıdır. AB’nin hazırlamış olduğu Yeşil Mutabakat bu tedbirleri tanımlayan çok önemli bir belgedir. Türkiye’de bir eylem planı üzerinde çalışıyor. Hükümet, İklim Yasası’nı duyurdu. Bu çalışmanın AB Yeşil Mutabakatı ile uyumlu olmasını bekliyoruz” diye konuştu.