Bu haftaki yazı günüm, 8 Mart gününe denk gelince bizi kaleme almadan olmazdı. Kadın olmak zor ama Türkiye’de kadın olmak daha zor… Hele pandemi sürecinde kadın olmak daha bir zor!
Son bir haftadır internet ortamında da olsa farklı etkinlikleri izliyorum, dinliyorum ve bu konuda gelen bültenleri okuyorum. Güzel şeyler kadar hala düzeltilmesi gereken bir sürü şeyin olduğunu görüyoruz.
Geçtiğimiz hafta Disk /Genel-İş’in anketi elime ulaştı. Covid-19 salgının etkisi ile kadın işçilerin yüzde 38’inin gelirinin düştüğünü ve ücret eşitsizliğinin derinleştiğine dikkat çekiyor. Kadınların yüzde 64’ünün psikolojik şiddete, yüzde 28’inin ise ekonomik şiddete maruz kaldığı belirtiliyor.
Bu yıl 8 Mart’ı, Covid-19 salgının etkisi ile kadına yönelik şiddetin ve kadın emeğine yönelik saldırıların arttığı, işsizliğin yükseldiği, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinleştiği bir süreçte yaşıyoruz. Uzun süren karantina dönemleri, iş yerlerinin, okulların ve kreşlerin kapalı kalması ekonomik hayatta etkisini her geçen gün daha fazla hissettirirken, çalışma hayatında güvencesiz konumda çalışan kadınların iş hayatından çekilmelerine, çalışma biçimlerinin değişmesine, kayıt dışı sektörlerde çalışanların gelirlerinin düşmesine ve işsizliğin artmasına yol açtığını görüyoruz. Kadın istihdamının yoğun olduğu sağlık, eğitim, belediye, toptan ve perakende sektörlerinde çalışanların bu süreçten daha olumsuz etkilendiği vurgusu ise dikkat çekiyor.
Öte yandan güzel haberleri de atlamamak gerek… Kadın kuryeler, sektörün aranan elemanı oldular. Kadın kurye sayısında da büyük bir artış oldu. Artan eleman talebinin de etkisiyle bu süreçte sahada daha fazla yer almaya başladılar. Tabii ki erkek kuryeler de tüm kurallara uyuyor, ama kadınlar her işte olduğu gibi bu işte de detaycı yaklaşımlarıyla dikkat çekiyorlar. Sektöre adeta yeni bir soluk getirdiler. Neymiş, bizim yapamayacağımız hiçbir şey yokmuş.
Elimizin hamuru ile yaptığımız bir güzel işi paylaşmak istiyorum. GÜSOD verilerine göre son beş yılda kadın güvenlik personeli sayısı 10 bin artarak 43 bine yükseldi. Çünkü kadın özel güvenlik görevlilerinin daha dikkatli, daha detaycı olması bu alanda farklı bir kazanım olarak değerlendiriliyor. Bir not da beyaz et sektöründen verelim. Beyaz et sektöründe kadın çalışan oranı yüzde 40 ile Türkiye ortalamasının üzerinde. TÜİK’in 2020 yılı verilerine göre Türkiye’de kadın istihdam oranı yüzde 30 mertebesinde. Sektörün hedefi ise bu oranda eşitliği sağlamak.
Başta birlikte emek verdiğim ekip arkadaşlarım olmak üzere hayatımdaki bütün muhteşem kadınların Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun.
Ayrıca bana her günümü 8 Mart özelinde yaşatan ve toplumda bir kadın olarak güçlü durmamı sağlayan ve hedeflerimde bana omuz veren “My Husband” a bir teşekkür etmeden bu yazıyı bitirmek de olmaz.