GÜNDEME DAİR
Son dönemde farklı kuruluşların sektörel bazda araştırma ve raporları arka arkaya açıklanıyor. Bu raporlardan dikkatimi çeken birkaç başlığı bu hafta sizlerle paylaşmak istiyorum. Piyasalardaki kıpırdanmayı hissettiğimiz bu süreçte hiç ummadığımız alanlarda gelişmeler yaşanıyor. Bunlardan ilki tıbbi cihaz ve malzemeleri sektörünün ihracat verilerinde gördük.
TİM geçtiğimiz hafta Ağustos verilerini açıkladı. Bu verilerde dikkat çeken bir veri vardı. Solunum cihazları ihracatında yüzde 4097 artışı…
Geçtiğimiz yılın aynı ayına göre; Solunum Cihazları yüzde 4097, Maske ve Önlük yüzde 641, Tanı Kitleri yüzde 178, Dezenfektan ihracatı ise yüzde 47 artış gösterdi. Toplam Tıbbi Ürün ihracatı ise yüzde 312 artışla 76 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yılın ilk sekiz aylık döneminde ise toplam tıbbı ürün ihracatı 530 milyon dolara ulaşırken; 2019 yılının ilk sekiz ayına göre, yüzde 208 artış sergiledi. Bu da gösteriyor ki sektör önümüzdeki günlerde bu alanda yeni yatırımlara sahne olacak.
MODA TUTKUNLARI SÜRDÜRÜLEBİLİR MARKALAR İSTİYOR
McKinsey & Company, moda endüstrisini mercek altına almış. COVID-19 sürecinden yoğun şekilde etkilenen giyim, takı ve aksesuar sektörlerinde yeni normale geçiş için ipuçları sunan araştırma, tüketicilerin değişen alışkanlıkları ve beklentilerine odaklanıyor. Buna göre, COVID-19 salgını, tüketicilerin moda endüstrisinde sürdürülebilirlik beklentilerine ivme kazandırdı. Tüketiciler çevre dostu ürünlere yönelmenin yanı sıra daha az ürün satın alıyor ve online kanalları daha fazla tercih ediyor. McKinsey araştırması gösteriyor ki, moda endüstrisinin etik ve sürdürülebilir bir duruş kazanmasının yanı sıra değişen tüketim alışkanlıklarına da uyum göstermesi gerekiyor.
Genel olarak ekonomide yavaş bir iyileşme öngörülüyor. Bu durum, tüketicilerin moda harcamalarına da yansıyor. Araştırma katılımcılarının yüzde 60′ından fazlası kriz sırasında modaya daha az harcama yaptığını söylerken, yaklaşık yarısı kriz geçtikten sonra bu eğilimin devam edebileceğini ifade ediyor. Öte yandan COVID-19 krizi, online kanallara yeni tüketiciler kazandırdı. Krizden önce moda ürünlerini online kanallardan satın almayan tüketicilerin yüzde 43′ü bu kanalları kullanmaya başladı. Tüketicilerin yaklaşık yüzde 28′i bundan sonraki dönemde de fiziksel mağazalardan daha az alışveriş yapacaklarını öngörüyor dolayısıyla online alışveriş trendi COVID-19 sonrası kalıcı bir eğilime dönüşebilir.
SALGINDA TAŞINMALAR YARIYA DÜŞTÜ
CK Enerji Boğaziçi Gayrimenkulün Enerjisi Raporu’nun 2020 yılı ilk yarıyıl sonuçları, Kovid-19 pandemisinin gayrimenkul sektörü ve elektrik tüketimindeki etkisini ortaya koydu. Salgınla mücadele kapsamında evde kalmanın büyük önem taşıdığı bu dönemde İstanbul Avrupa Yakası’ndaki taşınma hareketi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40,7 gibi oldukça yüksek bir oranda geriledi. Pandeminin bir diğer etkisi ise İstanbul’un sayfiye yerleri olarak kabul edilen Çatalca, Silivri gibi ilçelerde yaşandı. Bu araştırmada dikkat çeken bir diğer husus ise ikinci el gayrimenkulde taşınma hareketleri yüzde 46,7 geriledi. Ayrıca taşınma tercihlerinde sayfiye yerlerinin ön plana çıktığını görüyoruz.
İNŞAATTA KIPIRDANMA BAŞLADI
‘GYODER Gösterge’ Türkiye Gayrimenkul Sektörü 2020-2. Çeyrek Raporu yayınlandı. Rapora göre 2020’nin ilk yarısında konut satışı yüzde 23,5 arttı. İkinci çeyreğin sonu itibarıyla sektörde gözle görülür bir toparlanma yaşandı. Raporda, pandemi nedeniyle değişen ihtiyaç ve tüketim eğiliminin dikkat çeken bir gelişme olduğu belirtilerek, artık bina yapısından, mimariye, kullanılan temel malzemeden, çevreye duyarlılığa kadar pek çok unsurda değişim gözetilerek yatırım kararı alınması gerektiği vurgulandı. Türkiye’de 27 alt sektörün gelişimine katkıda bulunan ana sektördeki bu hareketlenme piyasalara umut oldu.