SAĞLIK ENDÜSTRİSİ FİNANSMAN DESTEĞİ İSTİYOR

Tıbbi Cihaz Sektör Platformu, hükümete “finansal sürdürülebilirlik şart” dedi. Araştırmacı Tıp Teknolojileri Üreticileri Derneği, Sağlık Gereçleri Üreticileri ve Temsilcileri Derneği, Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası ve Tüm Tıbbi Cihaz Üretici ve Tedarikçi Dernekleri Federasyonu’ndan oluşan platformu, bu sektörün öneminin daha iyi anlaşıldığını bildirdi. Konuyla ilgili olarak yazılı açıklama yapan platform, bu süreçte bazı ürünlerde çok yüksek talep artışı olduğunu bildirdi.  Türkiye’nin tıbbi cihazda yurt dışına bağımlı olduğu, üreticilerin de hammadde ve bileşenlerde ithalatçı olduğunun vurgulandığı açıklamada şu değerlendirmelere yer verildi:

“Medikal sarf ve tıbbi cihaz tedarikinde büyük oranda yurtdışına bağımlı olan ülkemiz tedarik zincirinde yaşanan son gelişmelerden çok olumsuz etkilenmiştir. Pandemi sebebi ile AB tarafından koruyucu ekipmanlara getirilen ihracat sınırlamasının yanı sıra, tıbbi cihazların Türkiye’ye getirilmesinde farklı lojistik sıkıntılar da yaşanmaktadır. Navlun ücretleri sektörümüzün maliyetlerini bu dönemde artıran bir başka faktördür. Gümrük kapılarında artan kontroller, şoförlerin virüs taşıyıcısı olma riskine karşı bir ülkeden diğerine geçişte başlatılan karantina uygulamaları ağırlıklı olarak kullanılan karayolu taşımacılığı başta olmak üzere tüm lojistik hizmetlerde aksaklıkların yaşanmasına sebep olmaktadır.  Normal koşullarda, gemi veya karayolu ile yapılan nakliye, bu aksaklıkların yaşanmaması amacıyla ve ürünlere duyulan ihtiyacın acil olması sebebiyle havayolu taşımacılığına kaymıştır. Ancak havayolu taşıma ücretlerinin salgın öncesine göre 3-5 kat arttığı görülmektedir. THY’nın kargo uçaklarının sayısını sınırlandırması nedeniyle bazı tıbbi malzemelerin, hammadde veya yedek parçaların temini son derece güçleşmiştir. Özellikle bu dönemde THY uçak kargo filosunun süratle attırılması, kargo ücretlerine yapılan 3-5 kat artışın durdurularak fiyatların kriz öncesine çekilmesi sektörümüzü rahatlatacaktır.

 

Ürün tedarikine ve üretime devam edebilmek için hammadde ve nihai ürün ithalatı yapan tıbbi cihaz sektörü, bu zorlu dönemde artan döviz kurlarından da fazlasıyla olumsuz etkilenmiştir ve etkilenmeye devam etmektedir. Sektörümüz, yurt içinde değiştiremeyeceği ihale ve anlaşmalı satış fiyatları sabit iken, her seferinde daha yüksek fiyatlarla satın alma yapmak zorundadır. Buna ek olarak, son dönemin değişen tedarik koşullarında, arzın yetersiz kalması ve yaşanan belirsizlikler sebebiyle yurtdışından daha önce vadeli ödeme ile tedarik yapılabilen yerlerden, sipariş ve sevkiyat aşamasında peşin ödeme talepleri gelmeye başlamıştır.

Tıbbi cihaz sektörünün içinde bulunduğumuz pandemi sürecinde sağlık hizmetlerine kesintisiz devam edilebilmesinin önündeki en büyük engellerden biri de kamu ve üniversite hastaneleri tarafından satın alınan tıbbi cihazların ödeme vadelerindeki belirsizliktir. Hem ödemedeki bu belirsizlik hem de finansal kaynaklara ulaşma imkanının giderek azalması, şu sıralarda en çok desteğe ihtiyaç duyan tıbbi cihaz sektörünü içinden çıkılmaz bir darboğaza sokmaktadır. Bu nedenle sürdürülebilir bir sağlık ekosistemi için sektörün taşıdığı finansal yükün hafifletilmesi oldukça önemli bir hal almakta ve düzenli bir ödeme sistemine ihtiyaç duyulmaktadır. Sahada bu dönemde fedakârlıkla çalışan personelimiz ile ülkemizin geçtiği bu zor süreçte hizmet devamlılığını sağlamaya çalışırken bir yandan da yaşadığımız finansal yükün hafifletilmesi için desteğe ihtiyacımız var.

Sektörümüz, ülkemize yaptığı ürün ve hizmet yatırımlarına devam ederken, zor zamanlarda da sahip olduğu sorumluluk ve duyarlılık ile birçok finansal yükün altına girerek tüm paydaş kurumlarla birlikte hareket etmektedir.  Ekonomik İstikrar Kalkanı tedbirleri kapsamında tıbbi cihaz sektörünün yer almaması ve bütün dünyada stratejik olarak nitelendirilip destek gören sektörümüzün içinde bulunduğu zor koşulların ülkemizde göz ardı edilmesi hayal kırıklığı yaratmıştır. Ekonominin mevcut durumundan bütün sektörler olumsuz yönde etkilendiği için bu tebliğ kapsamında sektör ayrımı yapılmaması gerektiğini, sektörümüzün de içinden geçtiği olağanüstü dönem ve yaşadığı finansal sıkıntılar dolayısıyla bu desteğe çok ihtiyacı olduğunu düşünmekteyiz.

Bu vesileyle, Tıbbi Cihaz Sektör Platformu olarak bugüne kadar halk sağlığının etkilenmemesi adına azami dikkat ve özeni gösterdiğimizi, COVID-19 teşhis ve tedavi süreçlerinde de gerekli tüm desteği sağlayarak hasta ve sağlık çalışanlarının güvenliği ve sağlık sisteminin sürdürülebilirliği için çalışmaya devam edeceğimizi belirtmek isteriz.”