Türkiye Ulusal Alerji ve İmmünoloji Derneği (AİD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aslı Gelincik, yaşlılarda en sık antibiyotiklere karşı alerjik reaksiyon geliştiğini söyledi.

‘Yaşlılarda İlaç Alerjisi’ konusunda değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Aslı Gelincik, “Yapılması gereken, suçlu ilacın saptanıp hastanın güvenle kullanabileceği alternatif ilaçların bulunmasıdır. Ancak yaşlılarda alerjik reaksiyona neden olan ilacın saptanması zor olabilmekte. Çünkü genellikle hastalar aynı anda birden çok ilaç kullanırlar. Yapılan bir çalışmada sadece hastaların yüzde 14’ünde suçlu ilaç saptanabilmiştir”  dedi.

Yaşanan diğer zorluğun ise deri testlerinin cevap oranının yaşlılarda düşük olması olarak anlatan Prof. Dr. Aslı Gelincik, “Kanser gibi durumlarda ise hastalara alerji yapmayan alternatif ilaçlar tercih edilememektedir. Bu durumda vücuda dokunan ilaç, her türlü güvenlik önlemi alınarak titizlikle hazırlanan protokollerle uygulanabilmektedir. Bu işlem, özellikle kanser gibi durumlarda alerjiden sorumlu ilaca alternatif bir ilaç bulunmadığı için tek tercih edilebilecek yöntemdir. Özellikle ileri yaş grubunda artmış risk taşımakta” diye konuştu.

Yaş arttıkça ilaçlara bağlı istenmeyen etki görülme sıklığı ve bu nedenle hastaneye yatış arttığını anlatan Prof. Dr. Aslı Gelincik, bu konuda şu bilgileri verdi:

“Bu artışa neden olabilecek birçok faktör bulunmaktadır. İlaçlara karşı istenmeyen etki gelişme riskini artırdığı düşünülen faktörler şöyle sıralanabilir: Yaşla birlikte birçok kronik hastalığın görülme sıklığı artmaktadır. Dolayısıyla yaşlı hastaların birden çok ilacı bir arada kullanması gerekmektedir. Bu durumda ilaçların birbirinin metabolizmasını etkilemesi söz konusudur.  İleri yaşla beraber kişinin organ kapasitesinde azalma, metabolizmasında ve vücut sıvılarının dağılımında değişiklik olacağı için ilaçların vücutta yıkılması ve vücuttan atılması da değişmekte. Ayrıca yaşlandıkça bağışıklık sistemimizde bazı değişiklikler olmaktadır. Bu değişiklikler alerjik hastalıkların artmasına neden olabilmekte. Yaş arttıkça enfeksiyonlar daha ağır seyredebilmekte ve dolayısıyla ağır ilaçların daha uzun süre kullanılması gündeme gelebilmekte.”

Diğer yaşlarda olduğu gibi yaşlılarda da ilaç alerjisinden en sık derinin etkilendiğini ifade eden Prof. Dr. Aslı Gelincik, “Ancak daha nadiren karaciğer, böbrek gibi organ hasarları görülebilir. İlacı kullanmaya başladıktan sonra dakikalar içinde reaksiyon gelişebileceği gibi, günler sonra da ortaya çıkabilir. Farklı olarak ileri yaşla birlikte bu hastalarda daha sık kronik karaciğer, böbrek ve kalp hastalıklarının, diyabet, hipertansiyon ve kanserin artarak eşlik etmesi, yaşanılan ilaç alerjisi klinik tablosunun kolayca ağırlaşabilmesini mümkün kılar. Aynı nedenlerle ilaç alerjisi tanısında kullanılan deri testleri, ilacın artan dozlarla vücuda verilmesi gibi işlemler bu yaş grubunda daha riskli olabilmektedir” diye konuştu.